Teeth Whitening

Sağlıklı ve beyaz dişler, estetik bakımdan güzel olarak kabul edilir. Daha beyaz diş görüntüsüne sahip olmak için uygulanan diş beyazlatma operasyonları, son yıllarda sıklıkla tercih edilmektedir. Beyazlatma işlemi, dişlerin mine yapısında oluşan organik ve inorganik oluşumların beyazlatma jelleri ile giderilmesi işlemine denir.

Dişlerin günlük hayatta çeşitli nedenler sonucu sarararak veya koyulaşarak renk değişikliğine uğraması normaldir. Bunun sonucunda istenilmeyen bir görünüm ortaya çıkması durumunda diş beyazlatma işlemi uygulanır. Dişlerin estetik bakımdan güzel ve sağlıklı bir görünüme ulaşması amacıyla yapılan uygulamalar, beyazlatmanın alanına dahil olarak kabul edilir. Bu doğrultuda profesyonel hekimlik kliniklerinde uygulanabilen teknikler haricinde uygulamalar da bulunur.

Marketlerden veya eczanelerden temin edilebilen beyazlatıcılar ve çeşitli kimyasal ürünler ile evde de beyazlatma yöntemli uygulanabilir. Her bir yöntemin uygulanma şeklinin diş sağlığına etkileri farklıdır. Bu sebeple hastalara önerilen yöntemler değişiklik gösterebilir.

Neden Diş Beyazlatma Gereği Duyulur?

Dişlerin genel görünümü, kişisel bakımına özen gösteren kişiler fazlasıyla için önem arz eder. Dişlerde oluşan şekil ve renk bozuklukları psikolojik rahatsızlıklara dahi sebep olabilir. Bitkisel yöntemlerin geneli kullanılarak ev ortamında uygulanabilen doğal beyazlatma yöntemleri tam anlamıyla etkili olmayabilir. Bunların yanı sıra diş hekimliğinde estetik ve restoratif maddelerin gelişimi sayesinde pek çok renk bozukluğu kolaylıkla çözülebilir.

Evlerde yapılan karbonatla diş beyazlatma gibi uygulamalar ve beyazlatıcı diş macunları geçici etki gösterir. Aynı zamanda diş beyazlatma kalemi gibi ürünlerin kullanımı da profesyonel yöntemler kadar etkili değildir. Bunların arasında yer alan renkli dişlerin beyazlatılması yöntemi, diğer metotlara oranla daha ekonomik ve zahmetsizdir. Diş beyazlatma ihtiyacı hisseden herkes diş hekimi ile görüşme sağlayarak bu süreci güvenli bir şekilde tamamlayabilir.

Dişler Neden Sararır?

Dişlerin sararmasını etkileyen birçok farklı sebep bulunmaktadır. Bunlar arasında en etkili olan sebepler şu şekildedir:

• Çocukluk çağında dişlerin oluşumları sırasında meydana gelen yapısal bozukluk
• Bebeklik döneminde ve anne karnında maruz kalınan bazı antibiyotik takviyesi
• Günlük yaşamda sık tüketilen yiyecek ve içecekler
• Sigara, çay ve kahve gibi boyayıcı maddelerin aşırı tüketilmesi. İçilen sularda bulunan flor miktarı dişlerde renklenmeye sebep olabilir.

Dişlerde oluşan bu renk değişimi ikiye ayrılmaktadır:

• İç renklenmeler: Diş yapısına nüfuz eden ve fırçalama ile giderilemeyen lekelere denir. Diş oluşumları sırasında gelişen yapısal bozukluklar da bu sınıfa girecektir. Beyazlatma işlemleri bu tip vakaların çoğunluklu kısmında çok başarılı olur.
• Dış Renklenmeler: Diş yüzeyinde sigara, çay, kahve ve kola gibi bazı gıdalardan oluşan renklenmelerdir. Çoğunluklu olarak diş taşı temizliği sonrası bu lekelerden kurtulmak kolaydır.

Farklı renklenmeler ise diğer tedavi yöntemlerini gerekli kılar. Bu nedenle ne tip bir tedavi yapılması gerektiğine diş hekiminin karar vermesi en doğrusu olacaktır.

Diş Beyazlatma İşlemi Güvenli mi?

Bu alanda yapılan araştırmalar ve mikroskobik çalışmalar, %10'luk beyazlatma solüsyonu kullanımında zarar olmadığını gösterir. Diş beyazlatma sonucu dişlerde yapısal değişiklik görülmez. Bu işlemin kalıcı hasar oluşturması ihtimali de oldukça düşüktür. Beyazlatma işlemi için farklı konsantrasyonda ilaçlar da tercih edilebilir. Ancak bunların da nasıl ve ne şekilde kullanılacağına diş hekimi karar vermelidir.

Beyazlatma işlemlerinin seans sayısı kişiden kişiye değişiklik gösterir. Hastanın ihtiyacına göre birkaç seans beyazlatma uygulaması tekrarlanabilir. Ancak bu beyazlatma işlemlerinin sorun oluşturmaması için doktor tarafından belirlenmesi gerekir. Bu sayede daha sağlıklı bir beyazlatma süreci gerçekleşir.

Diş Beyazlatma İşlemini Herkes Yaptırabilir mi?

Beyazlatma işlemi doktor tarafından yapıldığı durumda daha etkili olmaktadır. İşleme engel olan herhangi bir diş ve diş eti hastalığı bulunmayan hastalarda diş beyazlatma tedavisi uygulayabilir. Ancak diş beyazlatma öncesinde diş hekimi muayenesinden geçilmesi gerekir.

İlerleyen çürükleri ve diş eti hastalığı olan hastalar, öncelikle hekimler tarafından uygulanacak olan tedavileri yaptırmalıdır. Tedaviler ile ağız ve diş sağlığı iyileştirildikten sonra beyazlatma işlemi uygulanabilir. Ayrıca beyazlatma işlemi, büyümesini ve gelişimini tamamlamayan kimselerde uygulanmamalıdır. Hamile kadınlara ve emziren annelere de diş beyazlatma işleminin uygulanmaması önerilir.

Diş Beyazlatmanın Yan Etkileri Bulunur mu?

Diş beyazlatma jelleri, dişlerde az ya da çok hassasiyet durumuna sebep olur. Soğuk ya da sıcak içeceklere ve havalara karşı oluşan bu hassasiyet fazlasıyla rahatsızlık verebilir. Dişlerde hassasiyet, bu tür uygulamaların normal ve beklenen bir yan etkisidir. Hassasiyetler 24-48 saat içerisinde geçmezse beyazlatıcı kullanımında kesilme gerekir.

Hassasiyet oluşumunda, diş hekiminizin uygulayacağı florür ve size önereceği diş macunu yan etkileri azaltacaktır. Aynı zamanda yatıştırıcı kremler de diş hassasiyetini büyük oranda giderir. Hassasiyetin oluşumunu engellemek için içerisinde potasyum nitrat bulunduran diş macunlarının kullanımı önerilir.

Diş Beyazlatma Süreci Kaç Seansta Tamamlanır?

Diş beyazlatma uygulamalarına dair tüm detaylar diş hekimi tarafından belirlenmektedir. Birçok kişi diş kliniğinde yapılan çeşitli beyazlatma yöntemlerini lazer diş beyazlatma ile karıştırır. Gerçek lazerli diş beyazlatma uygulamalarında aşamalar daha farklı ilerler. Lazer, beyazlatma jelinde bulunan kimyasalları aktive eder ve daha etkili sonuçlar verir. Evlerde kullanabilecek ürünler daha farklı içeriklere sahiptir. Özetle ışıklı beyazlatma tekniklerinde ışık, yalnızca ısı yansıtma işlevi görür. Peroksit kimyasallar içeren beyazlatma jelleri ısındığı zaman daha hızlı çalışır.

Doktor tarafından yapılan beyazlatmanın genel etkileri çoğunlukla oldukça hızlı görülür. Hastanın kozmetik isteklerine bağlı olarak, istenen sonucun elde edilmesi için 45 dakikalık tek bir uygulama yeterlidir. Ancak tekrarlayan seanslar özellikle inatçı lekelerin tamamen giderilmesine yardımcı olur. Daha fazla tedavi isteniyorsa buna mutlaka hekim karar vermelidir. Diş hassasiyetini azaltmak ve minesinin zarar görmesini engellemek için tedavi arası iki haftalık boşluk gerekir.